CGTN / Danny Haiphong
Omicron varyantı Covid-19 salgınında diğer bir sorunlu bölümü temsil ediyor. Bilim insanları ve bulaşıcı hastalıklar uzmanları son varyantı daha iyi anlamaya çalışırken sayısız seyahat planları iptal edildi. ABD’de testlerdeki ve sağlık hizmetleri çalışanları eksikliği toplumu gerdi. Küresel ekonomik büyüme için tahminler daha az iyimser hale geldi.
Çin karşıtı tavrıyla bilinen ABD’li medya şirketi Bloomberg dergisi son zamanda, Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikasının salgına karşı önlemlerde etkili olduğunu kabul etti. Dergi, Çin’in salgına karşı ABD tarzı bir yaklaşımı benimsemiş olsaydı ülkede günlük ortalama Covid-19 vakasının 637 bin 155’e yükseleceğini vurguladı. Bloomberg hızla konuyu Çin karşıtı konuşma konusunda çevirdi ve Çin’in Covid-19’a karşı başarısına ilişkin unsurlarla ilgili herhangi bir ayrıntıya girmekten kaçındı.
Bloomberg, ABD medyasının, ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikasının başarısını görmezden gelen ya da bu politikaya ‘’otoriter’’ yakıştırması yapan eğilimini yineledi. Bu tavır, salgının sonuçlarından en kötü şekilde etkilenen ABD ve Batılı ülkelerdeki insanlara büyük maliyet getirdi. Yine de ABD ve Batı medyası, kendi ülkelerinde Covid-19 ile mücadelenin başarısız olmasıyla ilgili dikkatleri başka yöne çevirmek için Çin’in politikası hakkındaki sonsuz spekülasyonun parçası oldu.
Gerçek şu ki Çin, salgının seyri konusunda insan yaşamını korumada açık ara en başarılı ülkedir. Çin’de Covid-19 salgınındaki ölü sayısında her bir milyonda üç ölüm deneyimine sahiptir. Covid-19 salgınında toplam vaka ve ölüm sayısında dünyaya öncülük eden ABD’de ortalama ölüm bir milyonda 2 bin 400’den fazladır.
ABD ve Batı medyası Çin’in politikasının sözde özgür ve demokratik toplumlarda başarılı olamayacağını iddia etti. Çin, maliyetleri ekonominin halkın sağlığından önce geldiği Batılı toplumlar için çok yüksek olan bulaşmayı tamamen mantıksız biçimde önlemeye çalışmakla suçlanıyor.
Bu birkaç sebepten ötürü sorunludur. İlk olarak Çin’in stratejisi bulaşmayı tamamen ortadan kaldırmayı değil, aksine mümkün olduğu kadar hızlı ve etkili şekilde salgının insani ve ekonomik maliyetlerini azaltmayı amaçlıyor.
İkincisi Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikasının ‘’mantıksız’’ ve ekonomiye zararlı olarak tanımlanması Batılı ekonomilerin salgın yüzünden en ağır ekonomik gerileme deneyimini yaşadığı gerçeğini görmezden geliyor. ABD’nin ekonomik büyümesi, Omicron varyantı ekonomik belirsizliği canlandırmadan önce son aylarda yıllık bazda ortalama yüzde 2’lik artışı yakaladı. Çin salgın sırasında büyümeyi sağlayan en hızlı büyük ekonomi oldu ve Dünya Bankası tahminlerine göre, Çin 2022 yılında ABD’nin iki ya da üç katı bir büyüme oranına ulaşacak. Açıkçası Çin’in ‘’dinamik sıfır-Covid’’ politikası en başından bu yana ekonomik kalkınmayı göz önünde tutmuştur.
Belki de ABD ve Batı’nın, Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikasının en rahatsız edici yönü, yanlış bilgilendirmenin, yanlış bir fikirde direnen, Çin karşıtı bir siyasi gündemi benimseyen toplumlarda ne kadar etkili biçimde yayıldığını yansıtıyor. Örneğin ABD, hükümette ve sağlık sisteminde o kadar yüksek seviyede güvensizlikle sarsılmıştır ki ‘’yanlış bilgi salgını’’ salgında çok erken kökleşmiştir. Eski ABD Başkanı Donald Trump, ABD’nin sıkıntıları için Çin’i suçlayarak ve ülkeyi bilgilendirirken sıklıkla ‘’Çin virüsü’’ ifadesini kullanarak, salgın hakkında sadece yanlış bilgiyi yaymaya yardım etmiştir. Mevcut ABD Başkanı Joe Biden, ABD’nin insan yaşamını koruma kapasitesine olan güveni artırmak için söylemde bir değişikliğin ötesinde çok az şey yaptı.
Yanlış bilgilendirme ABD ve Batı’da sadece sosyal çatlakları daha da kötüleştirdi ve zaten yıpranmış kamu sağlığı sistemlerini zayıflattı. Bu koşullar altında Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikası dünya için önemli bir model olmaya devam ediyor. Çin’in politikası salgınlara hızlı müdahaleye odaklanıyor ve salgının kontrol edilmesi ve önlenmesi için uzun vadeli stratejiler oluşturuyor. Bu politika şu anda Delta varyantının patlak vermesinden sonra 23 Aralık itibariyle sokağa çıkma kısıtlanmasının devreye sokulduğu Xi’an kentinde uygulanıyor. Kent sakinlerine kitlesel olarak birkaç kez test uygulandı, okullar kapatıldı ve yerel yetkililer insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması için toplumun tüm kesimleriyle koordineli hareket etti.
Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikası, küresel belirsizlik döneminde salgına önce insan yaklaşımının tutarlı bir örneği olmuştur. Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin baş epidemiyoloji uzmanı Wu Zunyou’ya göre, bu politika sayesinde salgın sırasında 950 bin Çinlinin yaşamı korundu. Bu mucizeden başka bir şey değil. ABD ve Batılı gözlemciler, medya ve siyaset kurumu tarafından benimsenmiş siyasallaştırılmış yönelimden ziyade Çin’in ‘’dinamik sıfır Covid’’ politikasına tarafsız bir bakış açısıyla yaklaşmaktan faydalanacaktır.
