China Daily / Li Qingsi
Çin’in Kanada Büyükelçisi Cong Peiwu, CBS televizyonu diplomasi muhabiri Rosemary Barton’a verdiği demeçte, Çin’in, Uygur Müslümanlarına karşı “insan hakları ihlalleri” işlediği yönündeki yaygın iddiaları reddederek, iddiaları “yüzyılın yalanları” olarak adlandırdı.
Kanada Parlamentosu, 22 Şubat’ta, Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Uygur Müslümanlara yönelik muamelelerinin “soykırım teşkil ettiği” yönündeki bağlayıcı olmayan bir önergeyi kabul ederek, Başbakan Justin Trudeau’ya, hükümetin konuyla ilgili adım atması için baskı yaptı.
Parlamentoda sıfıra karşı 266 oyla kabul edilen önerge, Çin’in Uygurlara yönelik tutumu değişmezse 2022 Kış Olimpiyat Oyunları’nın Beijing’den alınması yönünde Uluslararası Olimpiyat Komitesi’ne çağrı yapılması oylamasından önce düzeltildi.
Trudeau ve kabinesi, oylamada çekimser kalsa da bazı Kanadalı parlamento üyelerinin Çin’e yönelik ideolojik düşmanlığı, bu adımın arkasındaki gerçek niyeti ortaya çıkarıyor. Uluslararası toplumun büyük kesiminin, özellikle son on yılda Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’ndeki sosyoekonomik ilerlemeyi ve bölgede yaşayanların yaşam koşulları ile geçim şartlarındaki ilerlemeyi takdir ettiği göz önüne alındığında, Kanadalı siyasetçilerin iddiaları kaba bir yalandan başka bir şey değil. Ve sahadaki gerçekler, Kanadalı ve diğer Batılı siyasetçilerinin çifte standardını ve ikiyüzlülüğünü gösteriyor.
Son 60 yılda Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) 200 kat ve kişi başına düşen GSYİH’nin 40 kat artması, ayrıca ortalama yaşam süresinin 30’dan 72’ye çıkması Kanadalı siyasetçilerin iddialarının boş olduğunu ortaya koydu.
Kanadalı siyasetçiler, Çin merkezi hükümetinin sosyoekonomik programlarının insan hakları ya da dini haklarının ihlalleri olmadığı yönündeki temel gerçekleri rahatlıkla görmezden geldi. Çin, bölgedeki terörizmi ortadan kaldırmayı amaçlıyor. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde, 2017 yılından bu yana hiçbir terörist saldırının olmaması, Çin’in, radikalleşme karşıtı ve terörizmle mücadele önlemlerinin etkili olduğunu gösteriyor. Ayrıca, Xinjiang’ın birçok cephede elde ettiği olağanüstü başarılar Kanadalı siyasetçilerin temelsiz suçlamalarını çürüttü.
KANADALI SİYASETÇİLER ABD’NİN AMACINA HİZMET EDİYORLAR
Şu anda ülkenin ekonomisi, siyaseti ve toplumuna hakim olan beyaz sömürgecilerin yerli halkı acımasızca katlettiği bir tarihe sahip Kanada’nın, her zaman, bütün etnik gruplara eşik davranan Çin’i, insan hakları ihlaliyle suçlaması birçok kişiyi şaşırttı.
Kanadalı siyasetçiler, iç sorunlarını etkili biçimde çözemeyen Batılı ülkelerdeki birçok diğer meslektaşları gibi, halkın dikkatini kendi hatalarından başka yöne çevirmek için Çin’i bir günah keçisi gibi kullanma eğilimindeler. Bu siyasetçiler, kendi iç meseleleri dahil gerçek sorunlara gözlerini kaparken, diğerlerine çamur atmaktan zevk alıyorlar.
Bu tür siyasetçiler, kendi dar siyasi amaçlarına ulaşmak için Çin gibi ülkelere karşı söylentiler çıkarmak için yalanlar uydurup, şüpheli yöntemler kullanırken demokrasiye yemin ediyorlar. Bazı Kanadalı siyasetçiler, Çin’in, azınlık dini grupları hapsetmek için Xinjiang bölgesinde gözaltı kampları inşa ettiği iddiasıyla, Çin’i insan hakları konusunda lekelemek için bir dizi yalan uydurdu.
Batılı siyasetçiler Çin’i karalamak için niçin bu tür kirli oyunlara başvuruyor?
Muhtemelen, Çin’in küresel imajını lekelemek için “Çin tehdidi” teorisini ve insan hakları ihlalleri iddialarını kullanıyorlar.
Kanada Parlamentosu’nun kabul ettiği önerge, Çin-Kanada ilişkilerini daha da kötüleştirecek, Çin’in iç işlerine açık bir müdahaledir. Görünüşe göre, Kanadalı siyasetçiler Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yönetiminin ellerindeki piyon oldular ve Çin’i hedef almak için ABD’nin amacına hizmet ediyorlar ve diğer Batılı siyasetçilerle iş birliği yapıyorlar.
Bazı ABD’li siyasetçiler ve onların müttefiklerinin Çin karşıtı kampanyayı yükseltmesi ve ayrıca, Kanada ve Avustralya gibi ülkelerin, Olimpiyat ruhuna aykırı olarak, 2022 Kış Olimpiyatları’nı boykot etme çağrısı yapmakla eşdeğer Beijing Kış Oyunları ile ilgili kışkırtıcı bir adım atarak, ABD’li şahinleri memnun etmek için Çin karşıtı daha fazla eylem yapması muhtemeldir.
Covid-19 salgını, ekonomik toparlanmaları yavaş ve işsizlik oranları yükselmeye devam eden Kanada’nın da aralarında bulunduğu Batılı birçok ülkeye tehdit olmaya devam ediyor. Buna karşın, Çin hükümeti salgını içerde etkili biçimde kontrol altına aldı ve 2020 yılında GSYİH’si olumlu büyüme kaydeden tek büyük ekonomi oldu. Bu nedenle, Batılı siyasetçiler Çin’i karalama çabalarına son vermeli ve bunun yerine gerçekleri aramalıdır.