Spor yorumcusu Behçet Üstün, CRI Türk’te Kamil Erdoğdu’nun hazırlayıp sunduğu “Güne Başlarken” programına konuk oldu. Üstün, spor gündemindeki son gelişimleri değerlendirdi.
Ara transfer döneminde takımların yapmış olduğu transferlere değinen Üstün, “Bu sezon çok hareketli geçen ara transfer dönemi sona erdi. Şampiyonluk hedefindeki Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor kadrolarına ciddi takviyeler yaptılar. Gerçi Beşiktaş bu anlamda biraz geride kaldı diyebiliriz. Bu arayı sadece Cenk Tosun transferi ile kapattılar.
Ara transfer döneminin en dikkat çeken kulübü sezon başında da olduğu gibi Fenerbahçe oldu. Mesut Özil transferi dünya çapında yankı buldu. Bugün açıklanan Deportes&Finanzas verilerine göre de Fenerbahçe resmi Twitter hesabı, ocak ayında 25 milyondan fazla etkileşim alarak dünya rekoru kırdı. Bu elbette ki, Mesut Özil transferinin tüm dünyadaki yankısı. İrfan Can ise yurt içinde çok konuşuldu. Oldukça çekişmeli bir transfer yarışı oldu. Bu iki ismin gölgesinde kalan Attila Szalai ve Bright Osayi Samuel de süre aldıkları dakikalarda faydalı olacaklarının sinyallerini verdiler.
Bir diğer hareketli kulüp de Galatasaray oldu. Galatasaray Onyekuru, Halil Dervişoğlu, DeAndre Yedlin ve Mustafa Muhammed transferleriyle zirve hedefi için takımı güçlendirdi. Onyekuru gelir gelmez fark yarattı ve iki golle takımını galibiyete taşıdı.
Trabzonspor bu arayı Yunus Mallı ve Bakasetas transferleriyle kapattı bu arayı. Bakasetas transferi dikkat çekici oldu. Zirve hedefindeki Alanyaspor için ise bu transfer kayıp olarak yazılabilir.” ifadelerini kullandı.
ŞAMPİYON TAKIM BELKİ DE SON KEZ ŞAMPİYONLAR LİGİ’NE DİREKT KATILACAK
Ülke puanın düşmesi sebebi ile Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılamama riskine dikkat çeken Üstün, “Bu sezonun belki de Şampiyonlar Ligi’ne son kez doğrudan katılabileceğimiz bir sezon olması şampiyonluğun önemini oldukça artırıyor. Zira işin ucunda ciddi bir Şampiyonlar Ligi geliri var. Bu gelirden uzak kalan kulüplerin mali sorunları daha da ciddileşecek sezon sonunda. Özellikle de Fenerbahçe ve Galatasaray’ın transfere ciddi rakamlar ayırmışken. Bu yüzden de şampiyonluk yarışı saha içinde olduğu kadar saha dışında da kıyasıya olacak ve birçok kavga ve suçlama ile karşılaşacağız muhtemelen kalan haftalarda.
Futbolcu transferlerine ciddi rakamlar döken kulüplerimizin, bu değerli varlıklarına reva gördükleri saha zeminleri ise bir felaket. Maalesef milyonlarca değeri olan oyuncular son derece bakımsız ve kötü zeminlerde mücadele vermek zorunda kalıyorlar. Hatta bu konuda Avrupa basınına bile konu oluyoruz. İçim acıyarak söylüyorum. Bayağı alaycı yorumları görebiliyoruz, özellikle de sosyal medyada. Futbol kalitesini bir tarafa koysak bile sakatlık riskini artıran bu zeminlere federasyonun nasıl göz yumabildiği ayrı bir soru işareti. Bu konuda çok geç olmadan bir şeyler yapılması gerekiyor. Stat zeminlerinin son derece acıklı bir durumu var.” diye konuştu.
“AYKUT HOCANIN ÇOK BAŞARILI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Behçet üstün Süper Lig’de yaşana teknik direktör değişimleri için ise şunları söyledi:
“Ligin ilk devresinde ciddi bir teknik direktör kıyımı yaşandı. Artık sayısını bile tutamıyoruz. 18 ya da 19 teknik direktör değişikliği yaşandı ligimizin sadece ilk devresinde. Kayserispor dört teknik direktörle başı çekiyor. Prosineçki, Bayram Bektaş, Samet Aybaba derken Dan Petrescu ile devam ediyorlar.
Transfer döneminde hep futbolculardan bahsettik, ama teknik direktör anlamında da çok önemli bir transfer vardı. Aykut Kocaman Başakşehir ile anlaştı. Aykut Kocaman’ın bu sezonun en büyük hayal kırıklığı olan Başakşehir’i yeniden güçlü bir hale getirmesi kuvvetle muhtemel. Ben Aykut Hoca’nın Başakşehir’de çok başarılı olacağını düşünüyorum. Zira yönetim ve camia/taraftar baskısı olmadan kafasındaki takımı adım adım oluşturma şansı var. Başakşehir’i birkaç yıl içinde yeniden ligin zirvesinde görmek şaşırtıcı olmaz. Elbette ki kan uyuşması olursa.”
“HAKEMLERİN KÖTÜ OLDUKLARINI HEP SÖYLÜYORUZ”
Hakemlerin kötü performans gösterdiklerini bir kez daha dile getiren Behçet Üstün, “Hakemlerin kötü olduklarını hep söylüyoruz. Artık bunu tekrarlamanın anlamı da yok. Ancak son haftalarda iş bir başka noktaya kayıyor. Hatalı kararları filan bir tarafa koyuyorum artık, ama birçok karşılaşmada sakatlayıcı müdahalelere, bırakın kart göstermeyi, faul dahi çalmayan bir yönetim izliyoruz maalesef. Neredeyse tüm hakemlerin bu tavrı ister istemez ‘MHK’nın kolay faul çalmayın, kart göstermeyin talimatı mı var?’ sorusunu akla getiriyor. Fakat aynı tavrı kendilerine itirazda bulunan oyuncu ya da teknik adamlara göstermemeleri, çok kolay kartlarına başvurmaları bu ihtimali eliyor. Ya da belki de suiistimal ediyorlar, diyebiliriz. Bizler futbolun güzelleşmesini isterken futbolu güzelleştirecek oyuncuların sakatlanmasına göz yummak o meşhur futbolun marka değerine ne katkı verebilir çok merak ediyorum.” açıklamasında bulundu.
Benzer Haberler





