CGTN / Bradley Blankenship

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), yerel Covid-19 salgınının yarattığı sıkıntıların en kötüsünü atlattığı için, ekonomistler şimdi gelecek yılın sonuna kadar ekonomide büyük bir büyüme olacağını tahmin ediyorlar. Bu kibirli tahminlerden sadece günler sonra açıklanan ilgili veriler oldukça karamsar bir tablo çizdi.

İlk olarak bu tahminlerden bazılarının ne kadar olağanüstü olduğuna dikkat çekmek gerekir. CNBC / Moody’s Analytics’in 4 Mayıs’ta yayınlanan tahminlerine göre, ABD’de ikinci çeyrek büyümesi şaşırtıcı bir şekilde yüzde 10’a ulaşabilir, tüm yıl için büyüme ise yüzde 6,5’in üzerine çıkabilir. Bu tahminler, ABD Kongresi’nin geçen yılın sonunda 900 milyar dolarlık ve yakınlarda 1,9 trilyon dolarlık harcama paketlerini kabul etmesinden sonra yükseldi.

Büyük ticari bankalar da kendi incelemeleri sayesinde ekonomi konusunda iyimserler. Bank of America, hükümetin teşvik politikalarına bağlı olarak büyük kredi kartı harcaması artışı tespit etti ve ayrıca yakında Amerikalıların salgın öncesinde sahip olmadığı banka hesaplarında fazladan 3,5 trilyon dolar olduğunu tahmin etti. ABD’de çok iyi bilinen JP Morgan CEO’su Jamie Dimon, geçen ay hissedarlara yazdığı mektupta, ABD ekonomisinin tahmin edilebilir bir gelecek için -belki 2023 yılına kadar- “şişirilmiş” olabileceğini ifade etti.

Bu iyimserliğin, yanlış olduğuna inanıyorum. Bunun nedeni, iş gücü piyasasının ekonomistlerin tahmin ettiği gibi güçlü olmamasıdır ve eşitsizliğin salgın aracılığıyla sadece derinleşmesidir, bu açıkça, ekonomik refahın Amerikalılar için ufukta olduğunu iddia eder gibi görünen tahminleri çarpıtmaktadır.

ŞUBAT VE NİSAN 2020 ARASINDA 4,2 MİLYON KADIN İŞGÜCÜNDEN AYRILDI

CNBC / Moody’s Analytics’in revize ettiği tahminlerini yayınlamasından sadece günler sonra İş Gücü İstatistikleri Bürosu açıkça tüm zamanların en fazla hayal kırıklığı yaratan istihdam raporlarından birini açıkladı. Nisan ayında istihdam sadece 266 bin kişi artış kaydederken, bu rakam en az bir milyon olan ilk tahminlerin çok uzağında kaldı.

Geçen hafta bu köşede yazdığım gibi, şu anda büyük bir “iş gücü kıtlığı var”, çünkü birçok işsiz insan olduğu ve aslında daha fazla kayıt dışı iş bulma söz konusu olduğu için bu filli iş gücü kıtlığı olmaktan daha az. Bunun sebebi, şu anda açık olan hizmet sektöründe milyonlarca iş yerinin, talep ettikleri emekle karşılaştırıldığında çok iyi ödeme yapmamasıdır.

Şu anda federal gelişmiş işsizlik sigortası sayesinde işsizlik maaşları, en azından ülkenin bazı kesimlerinde bir haftalık toplam 600 dolar veya saati yaklaşık 16 dolar olabilir. Bu ülkenin birçok kesiminde çarpıcı bir ücret olmasa bile, mali muhafazakârlar, bu ücretin işe geri dönme konusunda tereddüde neden olduğunu savunuyorlar.

Muhafazakârların yönettiği bazı eyaletler, insanları işe dönmeye teşvik etmek için şimdi federal işsizlik sigortasına erişimi kesmeye başladılar ve ABD Ticaret Odası kendi adına programı sona erdirmek için ABD Kongresi’ne dilekçe verdi. Kurumsal Amerika, ücretleri yükseltmekten ziyade milyonlarca insandan desteğini çekmek istiyor.

MART 2021’DE YOKSULLUK SALGINDA EN YÜKSEK SEVİYEYE ÇIKTI

Ancak iş gücü istatistiklerinin açıkça gösterdiği gibi bu resmin tamamı bile değil. Şubat ile Nisan 2020 arasında 4,2 milyon kadın iş gücünden ayrıldı ve yaklaşık 2 milyonu işe dönmedi. Bu durumun, kadınların daha önce bahsedilen hizmet sektöründeki işlerin bazılarında fazla temsil edilmesiyle, ancak salgın sırasında okulların kapalı olması yüzünden çocuk bakımı talebinin artması gerçeğiyle de ilgisi var. Siyaset bu durumu dikkate almada başarısız oldu ve federal işsizlik sigortasını sona erdirmek felaket olacaktır.

Genel olarak eğer istihdam sağlanamazsa, bir bakıma en azından federal programların sağladığı nispeten mali kapasiteden faydalanan birçok aile, özellikle azınlıklar perişan olacaklar. Chicago Üniversitesi Harris Kamu Politikası Okulu ve Notre Dame Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden araştırmacılar Mart 2021’de, yoksulluğun federal yardımla bile salgında en yüksek seviyeye çıktığını tespit ettiler.

Siyahlarda yoksulluk, yüzde 21,2 ile genel yoksulluk oranını ikiye katlamaya yaklaştı, çocuklarda yoksulluk oranı yüzde 17,4 ve sadece lise veya daha az eğitimliler arasında yüzde 22,2’ye yükseldi. Ayrıca şu anda 9 milyon insanı sokaklardan uzak tutan federal tahliyelerin ertelenmesinin ciddi tehlike altında olduğu ve çok kısa süre içinde kaldırılabileceği de söylenmelidir.

ABD ekonomisi genel anlamda büyüyor gibi görünebilir, fakat tahmincilerin birçok şeyi fark etmediği açık. Siyasetçiler için şu anda fark yaratmak için yapabilecekleri tek şey Amerika’ya çok ihtiyaç duyduğu zammı yapmak. “On beş için Mücadele” (ABD’de saatlik asgari ücretin 15 dolara çıkarılması) amacında daha uygun bir zaman olamazdı.